Stockholm – Viking Şehir :)

 

Stockholm denince akla gelen 2 konu var bence. Birincisi Vikingler, ikincisi Stockholm sendromu 🙂 Bir yandan gezerken bir yandan konuşma içeriklerinde mutlaka bulunan 2 konu. Bir şehri anlamak ve anlatmak için tarihlerinin içine girmek gerekir bazen. Yaşananları bir hikayeye oturtmak ve de. Geçmişten bugüne ne varsa çekmek içine…

Her tarih gizemlidir, özeldir, merak uyandırır. Bazı tarihlerin gizemi, nerede başlanıp nerede bittiğinin belli olmamasından belki de… Hala daha tam çözülemeyen inanılmaz bir tarih… Kısacık minicik bir bilgi illa yazılacaksa… ( Bu arada minik bir not, izlenmeye değer bir Viking dizisi : The Vikings )

Eski Norsça’da Vik, dere demek. İskandinav dillerinde ise Viking, korsan anlamına gelmekte. Vikingler 2 ana toplumdan oluşmakta. Voryaglar ve Normanlar…

Voryaglar, doğuya doğru yayılarak İran’a , Ukrayna’ya kadar ilerlemişler. Geçimlerini ticaret ile sağlamışlar. Barışçıl bir toplumlarmış. Geçimlerini ise ipek karşılığında köle ve kürk satışları ile sağlamışlar. İsveçli olarak bilinen Vikingler. Baltık Denizi pek önceleri İsveç Gölü diye bilinirmiş.

Normanlar ise Danimarka ve Norveç Vikingleri. Fransa’daki Normandiya bölgesine yerleşerek Fransızca’yı benimseyen ve kuzey adamları olarak bilinen taraf. Savaşçı toplum. İzlanda, Grönland, Kanada kıyılarını sömürgeleştiren taraf. Büyük Britanya’ya çıkarak yağmalama ve fidye eylemlerinde bulunanlar. Ejderha başı figürlü, yelken ve kürek ile yüzdürülen, dümdüz ve uzun gemileri olan. 793 yılında başlayan ve 300 yıl süren kanlı Britanya akımlarını başlatarak Viking Devrini başlatanlar.

Vikingler, boynuzları olan miğferlerden hiç takmamışlar. Boynuzlar, içki içmek ve haberleşmek için kullanılırmış sadece. Aile bağları çok güçlüymüş ve dönemin en önde gelen üniversitelerinden bazılarını kurmuşlar. Amerika’ya Kristof Kolomb’dan çok daha önce ulaşmışlar, ancak adları bu kıtaya ayak basanlar arasında duyulmamış toplum.

2. konuya değinecek olursak stockholm sendromu , rehin alan kişi ile rehine arasında oluşan empati ve sempati durumu. 1973’te Stockholm’de bir banka soygunu esnasında soyguncu 6 gün süresince 4 banka görevlisini rehin tutar. Rehineler ile soyguncu birbirlerine duygusal olarak bağlanırlar ve mahkemede soyguncu aleyhine ifade vermezler…

Bazı şehirler…

Bazı şehirlerin tadı, tarihlerinden gelir, bazılarının içinde yaşayanlardan, bazılarının romantikliğinden, bazılarının güneşinden, sıcaklığından …

**********************

Kısacık Bilgiler Kuşağı:

• Stockholm 14 adacıktan oluşmaktadır.
• İsveç’in başkentidir.
• Ülke nüfusunun çoğunluğu burada yaşamaktadır.
• Bolca müzesi olan soğuk ve pahalı bir ülke.
• Metrosu bir sanat eseri. T-bana olarak gösteriliyor.

Gamla Stan, Stockholm’un bilinen en eski bölgesi. Küçücük, daracık, içi müze dolu adacık… Tarihi yapıları, muntazam bir şekilde korunmuş binaları, müzeleri, sevimli mağazaları ile yürümeyi keyifli hale getiren bölge. Stortorget ana meydanı. Yan yana bitişik bir şekilde dizilmiş renkli binalar, sevimli kafeler, hemen yanlarında Nobel Müzesi… Avrupa’nın en büyük saraylarından biri olan The Royal Palace… Müzeseverlerin için tam bir cennet.

Norrmalm, Gamla Stan’ın kuzeyinde. The Royal Palace’tan düz devam edince minik bir köprü geçerek ulaşılan yer. The Royal Opera House ziyareti. İstiklal caddesini andıran uzunca Drottninggatan caddesi. Kısaca alışveriş caddesi. Gidişimizden 1 gün öncesinde terör saldırısı olması nedeni ile, aslında en işlek ve markaların olduğu cadde kapalı idi. Herkes bölgeye çiçek bırakmış, inanılmaz bir kalabalık, herkes üzgün, ölenleri anıyor. Derin bir hüzün veriyor bu durum insana. Barış içerisinde yaşamak varken bunca acı neden ???

Djurgarden, okuduğum bilgilere göre eskiden kraliyet ailesinin av bölgesi imiş. Yemyeşil, güzel mi güzel bir adacık daha. En önemli aktivitelerinden biri Skansen. Açık hava müzesi… Doğal hayvanat bahçesi, her türlü inanılmaz güzellikteki hayvanları görmek mümkün. İsveç’in eski zaman evleri ve uğraşları olan çiftlik alanları, yel değirmenleri, inanılmaz güzel manzaraları ile doğanın içinde, hiç bir canlıya zarar verilmeden birlikte yaşamanın verdiği huzur… Ardından diğer önemli aktivite Vasa Museum… 1628 yılında Kraliyet Savaş Gemisi olarak inşa edilen, ancak hiç bir hasar almadan batan ve sonradan çıkartılan Vasa Gemisinin sergilendiği yer. Bir diğer eğlenceli aktivite ABBA Müzesi. Sonrasında kafesinde oturup ABBA müzikleri eşliğinde içilen kahvenin tadı bambaşka. Yaz aylarında çok keyifli olacağını düşündüğüm en önemli aktivite Lunapark. Biz oradayken kapalıydı ama açıldığında çok eğlenceli olacağı kesin. Feribotlar Gamla Stan’dan kalkıyor.

Östermalm ve Skeppsholmen gezmeye vakit bulamadığımız alanlar 😦 Sadece hafta sonu gezisi olması nedeni ile burayı gezmeye vakit bulamadık ama şehrin her bir karış toprağı yürümeye değer.

Södermalm, en sevdiğim adacık. Götgatan caddesi, bu sevimli adacığın en işlek caddesi. İsmi bolca esprilere konu olan cadde :). Daha hareketli, daha fazla insanın görüldüğü, genç kesim diyebiliriz bu bölge için. Medborgarplatsen, çok sayıda restaurantların bulunduğu alan. Keyifli bir bölge. Götgatan’ın doğusunda kalan bölge Sofo diye geçiyor. Burası Folkungagatan , haritada Sofo olarak aratma çabası nafile 🙂 Fotografiska, gitmekten en keyif aldığım yerlerden biri. Fotoğraf müzesi, belirli dönemlerde farklı resimler sergileniyor, gezmesi inanılmaz keyifli. Üst katı bir kafe, İsveç’in güzelim manzarası, siz ve şarap kadehiniz… Başka bir şey söylemeye gerek var mı ???? Bir başka görülmesi gereken yer Gondolen. Gün batımını izlemenin en keyifli yolu. İsterseniz haftalar öncesinden mutlaka rezervasyon yaptırarak restaurant bölümünde eşsiz manzaraya karşı keyifli bir yemek yiyip, içkilerinizi hüpletin, isterseniz keyif terasında durup manzaranın keyfini çıkartın. Her türlü o yaşanılan an, hafızalarda ölümsüzleşiyor.

Biz Nerelerde Yedik İçtik ????

Herkesin tavsiye ettiği yerlere gitmek yerine yorulduğumuz anda oturmayı tercih ettiğimiz yerler, o kadar yorgunluğun üzerine, gözümüze en güzel görünen yerler…

• Jarntorgspumpen – Gamla Stan’da ( Tripadvisor puanı 2,5) Ancak bira içmek için keyifli bir yer.
• Söder Hallarna’da Neverland – Södermalm’da… ( Tripadvisor puanı 3) Keyifli bir akşam yemeği
• Fotografiska’da üst kattaki restaurant – Södermalm’da..
• Djurgarden’da ABBA Müzesine ait Pop House -kahvesi inanılmaz güzel..
• Jörntorget’te Cafe Nova ( Gamla Stan’da ) kahvaltı için gidilebilir, sandviçleri çok lezzetli… ( Tripadvisor puanı 4 )
• Drop Coffee – Södermalm’da – ( Tripadvisor puanı 4 ) Başarılı kahvecilerden…
• John Chris Coffee – Drottninggatan’da – ( Tripadvisor puanı 4 ) – Kahveleri çok lezzetli
• Starbucks : Bazen starbucks’tan asla vazgeçilemiyor. Ne diyebilirim ki ????

 

En keyifli gezilerin dibinin görülmesi dileklerimle,